Hem erkeklerde hem de kadınlarda doğurganlığı etkileyebilecek bir takım risk faktörleri vardır

Doç Dr. Cemil KAYA Kadın Hastalıkları, Tüp Bebek, Yüksek Riskli Gebelik, İnfertilite, Laparaskopik Cerrahi
Hem erkeklerde hem de kadınlarda doğurganlığı etkileyebilecek bir takım risk faktörleri vardır
Doç. Dr. Cemil KAYA | 12 Eylül 2019, 01:11 | 3392

Yaş - Bir kadının doğurganlık hızı, özellikle 30'lı yaşların ortasında yaşla birlikte azalır ve 37 yaşından sonra hızla düşer. Yaşlı kadınlarda kısırlık, yumurta sayısının ve kalitesinin ya da doğurganlığı etkileyen sağlık problemlerinin bir sonucu olabilir. 40 yaşın üzerindeki erkekler, genç erkeklerden daha az verimli olabilir ve psikiyatrik bozukluklar veya bazı kanserler gibi çocuklarda belirli tıbbi koşulların daha yüksek oranları olabilir.

Kilo
Fazla kilolu veya obez (  vücut kütle endeksi (BMI HYPERLINK "http://www.nhs.uk/Livewell/loseweight/Pages/BodyMassIndex.aspx") 30 veya daha fazla olan) doğurganlığı azaltır; Kadınlarda, aşırı kilolu veya ileri derecede zayıf kadınlarda yumurtlamalar bozulabilir.

Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (CYBE)
Chlamydia da dahil olmak üzere birçok  CYBE doğurganlığı etkileyebilir.

Sigara
her iki cinsiyette de doğurganlığı etkileyebilir: Sigara içmek (pasif sigara içimi dahil) bir kadının gebe kalma olasılığını etkilerken, erkeklerde sigarayı bırakma ve semen kalitesinde azalma arasında bir ilişki vardır; Aktif ya da pasif sigara içicisi kadınlarda çocuk sahibi olma şansı anlamlı oranda düşüyor. Sigara içen erkeklerde de sperm sayısı ve hareketi azalıyor. Ayrıca sigara içen gebelerde düşük riski de artar. Tedavi sırasında sigara içmeye devam eden kadınlarda toplanan yumurta sayısı daha az olmaktadır. Ayrıca yumurtaların döllenme başarısı da daha düşüktür. Tüm bu bilgiler ışığında, bir prensip olarak tüp bebek tedavisi alan çiftlerin ikisine de, sağlıklı bir gebelik eldesi için sigarayı bırakması önerilmektedir.

Alkol
Hamile kalmayı planlayan kadınlar için, en güvenli yaklaşım, bebeğinize olan riskleri asgari düzeye indirmek için hiç alkol içmek değildir; Erkekler için çok fazla alkol tüketirseniz spermin kalitesini etkileyebilir (Birleşik Krallık'taki ana sağlık görevlileri kadın ve erkeklerin haftada en fazla 14 ünite alkol tüketmeleri önerilir, bu da üç gün veya daha fazla sürede eşit şekilde yayılmalıdır)

Çevresel faktörler
Bazı pestisitlere, solventlere ve metallere maruz kalmanın, özellikle erkeklerde doğurganlığı etkilediği gösterilmiştir.

Stres
Eşinizle olan ilişkinizi etkileyebilir ve  HYPERLINK "http://www.nhs.uk/conditions/loss-of-libido/Pages/Introduction.aspx"cinsel yönelim kaybına neden olabilir; Ağır durumlarda, stres yumurtlama ve sperm üretimini de etkileyebilir.

Diyetiniz ve egzersizleriniz
Aşırı kilolu veya kilolu olmak, gebe kalma şansınızı etkileyebilir. Çok fazla veya çok az vücut yağı, periyotlarınızı düzensiz hale getirebilir veya tamamen durdurabilir; bu da gebe kalma yeteneğinizi etkileyebilir.Vücut kitle indeksi (VKİ) 20 ile 25 arasında ise, kilo sağlıklıdır. VKİ'si 26'dan fazla olan kadınlarda, gebe kalma problemleri yaşanabilir.

Egzersiz
Tedavi sürecinde embriyo transferine kadar haftada 3 kez 30-60 dakika egzersiz yapabiliriz. Yumurta gelişimine dolaylı yoldan yararlı etkileri var.Embriyo transferi yapıldıktan sonra nasıl davranalım? Tüp bebek yaptıran çiftlerde, anne adayı genellikle çevresi tarafından transfer sonrası hiç yataktan çıkmaması için uyarılır. Sanki hareketsiz kalınca gebeliğin tutunma şansı artıyor diye düşünülür. Transferden sonra 60 dakika’lık istirahatin yeterlidir.  Sonuç olarak, transfer sonrası günlerce yatak istirahati yapmanız gerekli değildir. Hasta yakınlarımız da bu konuda anne adaylarına lütfen baskı yapmasın. Kendimizi yormadan bir rutin içinde hareketli olmalıyız.

Stres
Kontrol altına alınmamış stres, tüm vücuda zarar verdiği gibi, üreme başarısını da azaltır. Tüp bebek tedavisine başlayan ve strese karşı psikologlardan destek alan çiftlerde, standart tüp bebek tedavisine gore gebelik şansı daha fazladır.Tüp bebek tedavi sürecinde çiftler, bir bilinmeze yolculuk yaparlar. Bu da stresi arttırır. Ya tutmazsa korkusu, aile çevresinden bilip bilmeden yorum yapan insanların varlığı, tedavi sürecinde yumurta gelişiminin takibi için kadının sık sık muayene olması, anestezi altında yumurta toplama işlemi gibi bir çok factor nedeniyle stress düzeyi yükselir.

Sağlıklı günler dilerim
Doç.Dr.Cemil Kaya